Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu
|
| | Karanlık Lord/Lady Alımları | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Marsdén Lexie Millér Hogwarts Müdiresi & Admin
Mesaj Sayısı : 1972 Yaş : 30 Nerden : ist. Savaşta Hangi Taraftasın ? : Tarafsız Asa : Çığlığın Derin Sesi Kan Durumu : Safkan Özel Yetenek : Metamorfmagus Patronus : Unicorn^ Kayıt tarihi : 11/04/08
Büyücü Özellikleri Galleon: 1000
| Konu: Karanlık Lord/Lady Alımları Çarş. Tem. 15, 2009 6:35 pm | |
| Karanlık Lord/Lady olmak için alttaki formu doldurunuz.
Ad: Soyad: Yaş: Örnek Rp: | |
| | | Ariana Lioncourt Karanlık Lady
Mesaj Sayısı : 2 Kayıt tarihi : 24/07/09
| Konu: Geri: Karanlık Lord/Lady Alımları Cuma Tem. 24, 2009 12:38 pm | |
| Ad: Didem Soyad: Erben Yaş: 16 Örnek Rp: - Spoiler:
Kız kardeşlerini trenden beri görmüyordu. Annesi onları trene geçirdikten sonra hepsi bir kompartmanın içine doluşmuş ve bütün yolculuğu sessiz sedasız geçirmişlerdi. Şansı vardı ki, cam kenarına oturmuştu. Böylece rahat rahat şiir yazıp besteleyebilmiş, arada da camdan dışarı bakıp eşsiz manzarayı izleyebilmişti. Yıllar geçtikçe Hogwarts'a gelirkenki heyecanı azalıyordu. Her sene aynı şeyleri dinlemek, aynı olayları izlemek gittikçe can sıkıcı bir hal alıyordu.. Yine trenden indiler ve sandallarla okula ulaştılar. Ve yine Müdür'ün komutlarıyla Büyük Salon'dan içeri girdiler. Müdür değişmişti. Bu da çok şaşırtıcı bir şey değildi. Zira, önceki müdür tam anlamıyla bencilin tekiydi. Dina önüne gelecek olan yiyecekleri açlıkla beklerken Seçmen Şapka şarkısını söylemeye ve ardından da binaları seçmeye başladı. Tüm birinci sınıflar binalarına seçildikten sonra Müdür konuşmasını yaptı. Herkes neşeli neşeli yiyeceklere saldırmak için umutla beklerken umulmadık bir gürültüyle Büyük Salon sarsıldı. Dina neler olduğunu hemen anlamıştı. Ölüm yiyenler içeri girmeye [başladıklarında Dina'nın gözlerinde bir pırıltı ve dudaklarında hafif bir tebessüm belirdi. 'Eğlence başlıyor...' Zaten Müdür'ün gözlerinden de endişesi belli oluyordu. Tüm öğrenciler çığlık atmaya ve koşuşturmaya başladılar. O sırada ilk büyü Müdür'den geldi. Daha sonra Müdür patronus'unu bakanlığa yolladı. Karşı masadan Luke'un sesi duyuldu. '-JOHN! ALAİN! JOHN....!!' Dina başını ona çevirdi. İşte şimdi işler karışıyordu. Eğer zorunda kalırsa.. bunu.. nasıl yapabilirdi ki? Onun tüm arkadaşlarına acımadan zarar verebilirdi. Ama başka bir savaşta bunu ona nasıl yapabilirdi? Düşünmek istediği en son şeydi. Zaten büyü yapması da yasaklanmıştı çünkü Karanlık Taraf'takilerin okul içinde büyü yapması yasaktı. O sırada dikkatsiz bir 4. sınıf öğrencisinin yaptığı büyü, Dina'nın yanındaki ölüm yiyen'e çarpmamıştı. Onun yerine ölüm yiyen, Dina'nın Karanlık Taraftan olduğunu bilmediği için Dina'yı kendine siper olarak almıştı ve büyü Dina'ya çarpmıştı. Dina sendeleyerek geri geri gitti ve dengesini kaybederek düştü. Bu kadar güçsüz değild, ayağa kalkacaktı elbet ama bu savaşın içine girerse bir aptal kadar cesur Gryffindor'lulardan, onun gözünde "hiçbir şey" olan Hufflepuff'lardan ve kendine yakın gördüğü ama çok fazla inek olan Ravenclaw'lardan birinin canını yakacaktı ve bu da okuldan atılmasına bir sebepti. Kuralları çiğnemekten hoşlanmazdı. Güçlükle ayağa kalkıp bir masanın kenarına tutundu ve asasını her ihtimale karşı cebinden çıkardı. Bu saldırının uyarı amaçlı olduğunun farkındaydı. Ama yine de bu Zümrüdüanka Yoldaşlığı zımbırtısından bir kaç kişinin ölmesi fena olmazdı. Luke'un olduğu tarafa baktı ve onların yanına gitti. Diğerlerine sinir bir bakış attı ve tekrar Luke'a döndü.
'İyi misin? Bak, buradaki insanlardan ölmesini istemediğim tek bir kişi varsa o da sensin tamam mı? Bu yüzden..'
Nasıl tamamlasaydı ki? Başının üstünden sıyırıp geçen sersemletme büyüsüne aldırmadan devam etti.
'.. Bu yüzden.. ne yaparsan yap, ölme!'
Kimsenin onun Yoldaşlıktan olduğunu sanmaması için Luke'un yanağına güven verecek bir öpücük kondurduktan sonra ayağa kalkıp oradan hızla ayrıldı. Ama ona çarpan büyünün etkisiyle pek hızlı gidemiyordu. Yere, adımlarına baka baka ilerlerken gözünün önünden hızla bir Ölüm Yiyen geçti. İlk önce buna pek aldırmamış olan Dina daha sonra başını ona çevirdi ve hızlı hareket eden bu adamı gözden kaçırmamaya çalışarak baştan aşağı süzdü. Ardından ayaklarına takılı kaldı. Bu ayakkabıları tanıyordu. Evet, elbette tanıyordu. Nasıl unutabilirdi ki? Bu ayakkabıları o adama Dina almıştı. Evet, ta kendisiydi. Bu adam amcası Thor'du. O da babası gibi bir ölüm yiyen'di. Ama Dina onu tanıdığını belli ederse ikisinin de başı belaya girebilirdi. Çarçabuk trende şiir yazmak için kullandığı küçük defteri ve kalemi çantasından çıkardı ve yazdı.
''Sakın beni tanıdığını belli etme. Ben iyiyim. Letty ve Lenny de güvendeler. Onları Müdür bazı profesörlerle götürdü. Kendine dikkat et. Büyük savaş günü geldiğinde ben de yanınızda olacağım. Ravenclaw ve Slytherin cüppeliler size büyü yollamadıkça onlara bir şey yapmazsanız sevinirim. Çünkü az önce bir ölüm yiyen tarafından siper alındım. Karanlık Lord'a sayılar.. Dahlia.''
Hızla yazdığı kağıdı yarı topallayıp yarı koşarak Thor Amca'nın yanından geçerken onun cebine sıkıştırıverdi ve oradan uzaklaştı. Şimdi kızkardeşlerine bakmalıydı. Güvende olduklarından emin olmalıydı. Profesörlerin öğrencileri ittirerek götürdüğü yere doğru onları takip etti ve içeri girdi. Bir sürü öğrenci arasından Letty ve Lenny'yi bulması zor olsa da birbirlerine benzeyen iki ikinci sınıf öğrencisi kızı rahatlıkla seçebildi. Yanlarına gitti. Letitia'nın kaşının üzerinde kan vardı. Hızla onların oturdukları koltuğun yanına eğildi.
'Letty, ne oldu böyle?'
Madeleine Letitia'nın yerine cevap verdi.
'Bir ölüm yiyen onu hızlıca Hufflepuff masasına doğru itti ve o da masanın kenarına kafasını çarptı. Önemli bir şey değil. Madam ilgilendi. Az sonra geçer.'
Dina kaşlarını çattı. Eliyle Letitia'nın kaşını hafifçe yokladıktan sonra ikisine baktı.
'Birbirinize sahip çıkın. Lenny, teknik olarak sen daha büyüksün. Bu yüzden Letty'ye büyüklük taslamadan (??) ona yardım et. Unutmayın, her zaman size yardımcı olmak için yanınızda bir profesör bulunmayabilir. Onlara ihtiyacınız olmasın. Birbirinizden başka kimseye ihtiyacınız olmasın. Kendinizi koruyun, beni anladınız mı? Ben şimdi gitmeliyim. Savaş devam ediyor.'
Kafasını ikisinin arasına sokup kulaklarına fısıldadı;
'Yandaşlarımız ortalığı kasıp kavuruyor. Bu da Zümrüdülaplup Yoldaşlığı'na bir ders olacak.'
Göz kırparak ayağa kalkıp ilerledi. Diğer öğrencilerin ne halde olduğuna bakmadı bile. Tekrar Büyük Salon'a döndü. Salon'un salonluğu gitmiş, adeta bir çöplüğe dönmüştü. Yerde yatan ölülerin üstlerine basa basa, koşarak Slytherin masasına doğru ilerledi..
Slytherin masasına doğru koşarken bile aklı bir Luke'a, bir Letty ve Lenny'ye gidip duruyordu. Ama sonunda kendini kardeşlerinin güvende olduğuna ikna etmeyi başarmıştı. Sonunda masaya ulaştı. Daha yirmi dakika önce Ravenclaw masasına neşeyle giderken gördüğü Dia yere yığılmıştı. Onunla aynı binada, aynı sınıftalardı. Üstelik -her ne kadar onu vuran ölüm yiyen bunu bilmese de- o da Karanlık Taraf'taydı. Dia'nın yanına gelen Profesörlerle birlikte o da onun yanına gitti. Sahte bir acıyla Profesör Gaunt'a baktı.
'Profesör, buradan çıkmalı. O.. o ölmemeli..'
Profesör Gaunt, Dia'yı yanına alarak salondan kaçmaya çalışırken salon art arda iki gürültüyle sarsıldı. İlk gürültüyle başını hemen Luke'ların olduğu tarafa çevirdi. Yukarıdaki avize yere yıkılmıştı. Üstelik yere düşen binlerce parçasından biri de Dina altından kaçmaya çalışırken omzuna saplanmıştı. Bunu hissetmedi bile. Zira, bundan önemli şeyler vardı. Bir arkadaşını kaybetmişti ve daha fazla kötünün canının yanmasına izin veremezdi. Ama Luke, Aysa ve John'a da saldırmak istemiyordu. Eğer zorda kalırsa yapmayacağı şey değildi aslında. Yine de zar zor yanlarına gitti. Cüppesinin üstünden omzundan aşağı kanlar akıyordu. Ama Dina'nın bunu fark etmesi güç olmuştu çünkü salonda şimdi de bir ejderha belirmişti. Dina gözlerini faltaşı gibi açarak etrafına baktı. Lanetler havada uçuşuyor, bazı profesörler savaşırken bazıları da hala öğrencileri alandan dışarı çıkarmak için uğraşıyordu. Ama Dina'nın çıkmaya niyeti yoktu. Amcasının güvende olduğundan emin olmalıydı. Onu korumak için elinden bir şey gelmeyecek olsa bile yine de onun ne halde olduğunu bilmeliydi. Ancak bu sayede içi rahat edebilirdi. Hızlıca Luke'ların yanına gitti. O koşarken Aysa bir plandan söz ediyordu. "Bu kız yine neler geçiriyor.." diye düşünmeden edemedi. O sırada Luke masalardan birini havaya kaldırmıştı. Anlam verilemeyecek hareketler yapıp duruyordu. Inés ise ne yapacağını şaşırmıştı. Ölüm yiyen'lere saldırmazdı. Profesörlere de saldıramazdı. Tam ağzını açmışken Aysa masayı havada patlattı. Inés bu büyüyü biliyordu. Hatta kullanmayı da seviyordu. Asasını çıkarıp Aysa'nın yanına gitti. İkisine doğru baktı.
'Ne yapmaya çalışıyorsunuz?!!!'
Masanın çarptığı ölüm yiyen yere yığılmıştı. Ama Luke cevap vermeye kalmadan ona art arda iki tane sersemletme büyüsü isabet etmişti.
'Masalarla oynarsan böyle olur! Ah Luke!!!'
İçindeki acıyı tarif edemezdi. Zaten yapmayı beceremediği şeylerden biriydi. Bu yüzden üzüntüsünü belli etmeden o da Aysa gibi Luke'un yanına koştu.
'Hey, hey iyi misin?!!'
Luke'un sendeleyerek ayağa kalkmaya çalışıp masadan bir bıçak alarak ölüm yiyene fırlatmasını izledi. Bu Inés'i kızdırmıştı. Üstüne üstlük Aysa da ölüm yiyeni bağlamıştı. Bıçağın saplandığı yere, ölüm yiyenin bacağına baktı. Fark etmesi uzun sürmedi. Evet, yine o ayakkabılar. Luke, Inés'in amcasını bacağından vurmuştu. Sinirle ayağa kalktı ve Aysa'yı duvara doğru ittirdi.
'Siz.. siz..!!! Hâlâ yaşıyor olduğunuza şimdiden dua etseniz iyi olacak!!!
| |
| | | Marsdén Lexie Millér Hogwarts Müdiresi & Admin
Mesaj Sayısı : 1972 Yaş : 30 Nerden : ist. Savaşta Hangi Taraftasın ? : Tarafsız Asa : Çığlığın Derin Sesi Kan Durumu : Safkan Özel Yetenek : Metamorfmagus Patronus : Unicorn^ Kayıt tarihi : 11/04/08
Büyücü Özellikleri Galleon: 1000
| Konu: Geri: Karanlık Lord/Lady Alımları C.tesi Tem. 25, 2009 1:29 am | |
| | |
| | | Bellatrix J. Longrange Baş ÖY
Mesaj Sayısı : 2 Yaş : 30 Nerden : Kocaeli Savaşta Hangi Taraftasın ? : Karanlık.^^ Rp Sevgilisi : Henüz Yok :] Asa : Kötülüğün Ruhu ~ Kan Durumu : Safkan (H) Özel Yetenek : Henüz yok.^^ Patronus : Akrep(: Kayıt tarihi : 08/08/09
| Konu: Geri: Karanlık Lord/Lady Alımları C.tesi Ağus. 08, 2009 9:30 pm | |
| Bende istiyorum ya.^^ Lord yerine bir Lady daha olmaz mı =D RP ; - Spoiler:
Bellatrix karanlık sokakta avının peşinden koşturuyordu ;
“Benden kaçamazsın seni bulanık” diye cırladı ve asasından yeşil kıvılcımlar fışkırdı. Ancak önündeki adam kendini yan taraftaki boşluğa bırakarak lanetten sıyrılmayı başarmıştı. Bella onun bu hareketiyle iyice deliye dönerek adamın düştüğü yere doğru koştu. Adam nereye atladığını görmeden , iki metrelik yükseklikten yere yapışmıştı. Ufak bir kahkaha patlattıktan sonra asasının bir hareketiyle yerdeki adamı ayaklarının dibine kadar yükseltti. Onun layık olduğu yerde burasıydı zaten. Adam gözlerini açar açmaz karşılaştığı tehlikenin büyüklüğünü fark ederek inledi. Eli cüppesinin cebine gitsede Bella’nın ;
“Crucio” haykırışıyla havaya uçarak çığlıklar atmaya başladı. Bella canı sıkılıncaya kadar devam edecekti. İhtiyacı olan şey tek bir saç teliydi. Tekrar , tekrar ve tekrar haykırdı. Adam yalvarıyordu ;
“Öldür beni” Bella’nın umurunda değildi , yemeğiyle oynamayı her zaman sevmişti. Küçük bir kız çocuğu havasına bürünerek ;
“Merak etme , sıkılınca bırakacağım” dedi ve tekrar haykırdı
“Crucio”. Adam artık tepki vermiyordu , tüm bedeni aşağı doğru sarkmış , herhangi bir ses çıkartmıyordu. Bella işkenceye ara verip dinledi ama adamın nefes alıp verdiğini duyamıyordu. Hüzünle ;
“Bu kadar mıydı yani?” diyerek dudak büktü. Ama bundan sonra yapacaklarıyla da eğlenebilirdi. Adamı saçlarından tutup sürükleyerek yeşilliğin orta yerindeki , fokurdayan, üzerinde dumanların tüttüğü kazanına doğru ilerledi. Teddy Bryce’ın saçlarından bir tutam alarak kazanın içine attı. Yaptığı iksirin mükemmelliğinden tatmin olmuş bir tavırla dudakları kıvrıldı. Tekrar asasını sallayarak bardak oluşturdu. Bardağı iksirle doldurarak , dudaklarına götürdü. Bir seferde bardağı yarılayıp bıraktı. Midesi yanıyor , kendisini kusacakmış gibi hissediyordu. Ve bu yanma hissi şiddetle el ve ayaklarına doğru ilerliyordu. Daha önce Çok Özlü İksir kullanmıştı elbette ama alışmak gibi bir durum söz konusu değildi. Her şey geldiği gibi bir hızla sona ererek dönüşüm tamamlandı. Bella tam karşısında bir ayna oluşturarak yansımasını inceledi. Artık ince ve kıvrımlı değil, çok daha kalın ve kaba vücut hatlarına sahipti. Ayrıca bukleler halinde omuzlarına dökülen simsiyah saçlarıda gitmiş , yerine kısacık kirli sarı renkte saçlar gelmişti. Kalın şiş gözkapakları ise incelmiş , etrafları hafifçe morarmıştı ve kahverengi gözleri giderek yerlerini yemyeşil gözlere bırakmışlardı.Yerde yatan baygın adama omzunun üstünden bakarak eksik bir şey olup olmadığını inceledi. Kıyafetler tamamdı , ama gözlüğü unutmuştu. Bir kez daha adamın saçlarına yapışarak onu yüzüstü çevirdi. Adamın gözlüğü düşüşünün ardından kırılmıştı ama Bella onu asasıyla onararak gözüne taktı. Şimdi her şey tamamdı ama ortalığı temizlemek gerekecekti. Adamı ne yapması gerektiğine karar verdikten sonra , tiksinerekte olsa kolundan tutarak cisimlendi. Bar’a gelmişti ve Bar’ın hemen yanında ufak bir kulübe vardı. Adamı sürükleyerek içeri taşıdı ve etrafı kontrol etti. Kimsenin olmadığını görerek rahatladı , ne kadar yorgun olduğunu fark ederek asıl görevinin şimdi başladığını kendisine hatırlatmak zorunda kaldı. Bryce’ı kulübenin köşesine götürerek üzerini büyükçe bir örtüyle örttü. Onu şimdilik burada tutacak , zamanı geldiğinde ortaya çıkartacaktı. Zamanı kısıtlıydı ve acele etmesi gerekiyordu. Doğrudan adamı bulduğu yere cisimlenerek , orada beklemeye başladı. Aradan on dakika kadar geçmiştiki uzun boylu , geniş omuzlu ve simsiyah gür saçları olan esmer bir adam hemen Bellatrix'in yanında belirerek fısıltıyla ;
“İyi geceler Bryce , işin bittiğine göre artık gidebiliriz” dedi. Bella adama dönüp gülümseyerek ;
“Elbette , gidelim” diye cevap verdi. Bu adamlar gözetlediklerini sandıkları kadının yanlarında olduğunu öğrendiklerinde ne yapacaklardı acaba ? Bella -Umarım hiçbir şey anlaşışmadan sıvışırım- diye düşünerek esmer adamın peşine düştü. Adam onu Karanlık Lord’a karşı örgütlenmiş bir grubun ana karargahına götürüyordu ; Zümrüdüanka Yoldaşlığı. Aslında Teddy Bryce’ın orayı bilmiyor olması çok yazıktı. Eğer bilseydi belki de şu an hayatta olurdu. Esmer adam her gece Bryce’ı alarak cisimleniyor , sabahlarıysa geri getiriyordu. Demekki bir şekilde gözleri kapalı oluyor diye düşündü Bellatrix. Derken adam Bella’nın kolunu sıkıca kavrayarak ufak bir ‘pat’ sesiyle cisimlendi. Her zamanki sıkışma hissini geride bırakarak etrafına bakmaya çalışan Bellatrix adamın sesiyle irkildi ;
“Boşuna çabalama Teddy , kuralları biliyorsun” diyordu ses. -Kurallarınızın canı cehenneme- diye düşündü Bella ama gereksiz çırpınışlarına da son verdi. Adam onu kolundan tutup çekerek bir yerlere sürükledi. En sonunda demir , paslı bir kapının sesini duydu Bella.
“Sonunda” diye iç geçirerek adamın onu çekiştirdiği yere doğru yürümeye devam etti. Toprak bir yolda yürüyorlardı ve duyduğu seslere bakılırsa etraf ağaçlıktı. Ayaklarının etrafında hışırdayan yaprakların sesinide duyabiliyordu. Derken adam Bella’nın yani Teddy’nin kolunu bırakarak bir şeyler fısıldadı ve kapıya vurdu. Kapı hemen savrularak açıldı. Adam tekrar Bella’nın koluna yapıştı ve onu kapıya iterek;
“Önden buyur Teddy” dedi ve Bella kapıya adımını atar atmaz kaymaya başladı. Gözleri de tam bu sırada açılarak etrafı incelemeye başladı. Etraf derken tüp gibi bir şeyin içinde kayıyordu. Her yer siyahtı. Başka hiçbir şey yoktu. Bella korkmaya başlamıştı , hiçbir şeyden korkmayan Bellatrix. Böyle bir şeyi beklemiyordu , tahmin etmemişti ve anladığı kadarıyla buranın tek bir girişi , tek bir çıkışı vardı. Lanet olasıca Teddy Bryce bunu ona anlatmamıştı! Çok Özlü İksir’in ise çok az zamanı kalmıştı…
| |
| | | Marsdén Lexie Millér Hogwarts Müdiresi & Admin
Mesaj Sayısı : 1972 Yaş : 30 Nerden : ist. Savaşta Hangi Taraftasın ? : Tarafsız Asa : Çığlığın Derin Sesi Kan Durumu : Safkan Özel Yetenek : Metamorfmagus Patronus : Unicorn^ Kayıt tarihi : 11/04/08
Büyücü Özellikleri Galleon: 1000
| Konu: Geri: Karanlık Lord/Lady Alımları C.tesi Ağus. 08, 2009 10:15 pm | |
| Malesef iki tane Lady olmaz(: | |
| | | Bellatrix J. Longrange Baş ÖY
Mesaj Sayısı : 2 Yaş : 30 Nerden : Kocaeli Savaşta Hangi Taraftasın ? : Karanlık.^^ Rp Sevgilisi : Henüz Yok :] Asa : Kötülüğün Ruhu ~ Kan Durumu : Safkan (H) Özel Yetenek : Henüz yok.^^ Patronus : Akrep(: Kayıt tarihi : 08/08/09
| Konu: Geri: Karanlık Lord/Lady Alımları C.tesi Ağus. 08, 2009 10:18 pm | |
| Pekala =/ Baş Ö.y olsun o zaman =D | |
| | | Marsdén Lexie Millér Hogwarts Müdiresi & Admin
Mesaj Sayısı : 1972 Yaş : 30 Nerden : ist. Savaşta Hangi Taraftasın ? : Tarafsız Asa : Çığlığın Derin Sesi Kan Durumu : Safkan Özel Yetenek : Metamorfmagus Patronus : Unicorn^ Kayıt tarihi : 11/04/08
Büyücü Özellikleri Galleon: 1000
| Konu: Geri: Karanlık Lord/Lady Alımları C.tesi Ağus. 08, 2009 10:21 pm | |
| | |
| | | Robert Jasper Riddle Karanlık Lord
Mesaj Sayısı : 16 Savaşta Hangi Taraftasın ? : Lord Olan Biri e Olursa Oda Odur xDNe Biçim Cümle Oldu Yaa xD Evcil Hayvan : Sensinn xD Kan Durumu : Safkann Kayıt tarihi : 15/08/09
| Konu: Geri: Karanlık Lord/Lady Alımları C.tesi Ağus. 15, 2009 3:39 am | |
| Ad:Jasper Ruby Soyad:Black Yaş:15 Örnek Rp:Bir kaç kadeh içtikten sonra Kızıl Şarap'tan ayrılmıştı. Şimdi boş sokakların karanlığın içinde belirginleşen sessizliği, Dolunay'ın eşssiz ışığı altında ilerliyordu. Sarsak adımlarından yorgunluğu sezilebiliyordu. Siyah gözlerinin güçsüzlüğü kendini ele veriyordu. Bu güçsüzlük herzamankinden farklıydı. Ölüm yiyenlerin sayısı artmıştı. Bu nedenle artık sık sık toplantılar düzenlemek zorunda kalıyordu. Bu da onu yoruyordu,fakat şaşılası bir sükünet hissediyordu bedeninde. Atan bir heyecanla tartışmlar oluyordu. Toplantıya katılanlar arasında Mathers'ta vardı. Bu grubun ileri gelenlerinden sayılabilridi. Verilen kararlarda söz sahibi oluyordu. Toplantılar Mathers ile konuşurken ,yahut onu seyrederken daha tabii davranıyordu. Sert bakışı kesinkinleşiyor,sesi daha çekici bir ton alıyordu. Toplantılarda tartışmalar fazla kızıştımı,Mathers ayağa kalkar,çınlayan titreşimler yapan sesiyle konuşmaya başlardı. Sözlerindeki iğneleyicisertlik ötekileride yatıştırır ölçülü olmaya davet ederdi. Bazen onlara kızıyordu. Toplantılara Ruby katıldığında genel bir gergnlik yaratırdı havada. Bütün tartışmalar kavgalar Ruby veMathers[Eregons'un] başı altından çıkardı. Hep yeni yıkanmış gibi görünen parlak saçlı Audrick de onların tarafındaydı. Ortalığı karıştırmayı severdi. Andrew ise az konuşurdu;bağırmadan ciddi bir sesle konuşurdu. Jeff gibi o da hep Vlasov'un fikirlerini paylaşırdı.Herşeyde ikiyüzlülük,düzensizlik çoğu zaman komik ama her zaman kötülük getiren bir çeşit budalalık...Bu onu güldürüyordu. Seslerin yükseldiği kalabalık bir sokağa daldı. Bu sesler sertti,ağırdı. Cenaze töreni için toplanan bir kalabalıktı. Uğultular kesildi. Sokakta sadece tempolu adımların tok sesi kaldı. Bu sesler başlar üzerinde yükseliyor,henüz uzaklarda bulunan bir fırtınanın ilk gökgürültüsünü andırıyordu. Gitgide şiddetlene soğuk rüzgar tozu toprağı suratlara çarpıyordu. Hüzünlü ilahilerden yoksun bu cenaze töreni,murakabeye dalmış bu çatık kaşlı yüzler bir felaket hissi uyandırıyordu Vlasov'da. Kafasında ağır ağır dönüp duran düşünceler,izlenimlerini geri plana itiyordu. Kalabalığı uzun kollarıyla yararak lanetler okuyup, sıyrılmaya çalışıyordu. Koluna bir omuz atıldığını hissetti. Ölümün karanlığında kalmış siyah gözlerini;eski sivri uçlu uzun şapkayı hiç tereddüt etmeden kaldırdı,karşısındakinin tepkisini önemsemedi,önemsemzedide. "Micheal'ın cenaze törenine katılacak mısınız efendim ? "Micheal'dan banane! Onu tanımıyorum bile ! Tanısam bile niye törene katılayım ki!" "Yinede katılmalısınız !Elbet bir gün sizde ölüceksiniz!" "Haklısın galiba...Ama bildiğim birşey daha var benden önce sen ölüceksin ! Defol başımdan ! " Artık sokaklar boş kalmıyordu. Hergün her dakika birileri ölüyor gibi cenaze törenleri oluyordu. İntiharlar,katliamlar gittikçe artıyordu. Bu tür olaylar hoşuna gitmiyor değildi; fakat bunu kimler tarafından yapıldığını bilmiyordu. Bir an için adamlarının habersiz baskınlar yaptıklarını düşündü. Buna cesaret edemeyeceklerini bildiğinden aklından silmeye çalıştı bu düşünceyi. Kalabalığın doldurduğu sokaktan ayrıldı. Sessiz karanlık bir sokağa daldı. Sert rüzgar gözleri kör ediyormuş gibi sıkı sıkı gözlerini yumdu. Biraz ovuşturduktan sonra gözlerini açarak bir kaç adım attı. Uzun ince bir gölge sokağın sonunda iler geri ilerliyordu. Sinirli, birşeyler kaybetmiş gibi dönüp dolanan bu gölgeden çekinmedi. Kim olduğunu sokağın züerine düşmüş sisten göremedi. Karanlığın altında,dolunayın ışığında biraz daha ilerledi,gölgelerden başak bir şey görmek imkansız gibiydi. Gökyüzündeki yarasaların gölgeleri sokağa yansıdı. Geceninderin soğunda fink atan yarasaları izledi bir süre. O da onlar gibgece yürüyendi. Gündüzleri güneşten nefret ederdi. Sokağın sonundaki gölgeye dikkatlice baktı. O esrarengiz gölge Vlasov'u fark etmiş olsa gerek ona doğru bakıyordu. Gölgeyi biraz daha yaklaştı. Ve garip garip güldü. "Yakalandın...!Şimdi karanlık,sessiz sokakta yalnız...Tehlikenin tam ortasında,tam kucağındasın ! Sessinden emindi. Gözlerinde ateşten kopmuş korlardan birşeyler vardı sanki. Siyah cübbesinin altında korkunç hayaletlere benziyordu,karanlığın sisin altında geceyi tamamlıyor gibiydi. Cübbesinin cebindeki asayı sıkıca tuttu. Bir an sadıracakmış gibi oldu. Havada savaş kokusu vardı.
Not: (Tüm İsimleri Kendim Uydurmuşumdur)
| |
| | | Robert Jasper Riddle Karanlık Lord
Mesaj Sayısı : 16 Savaşta Hangi Taraftasın ? : Lord Olan Biri e Olursa Oda Odur xDNe Biçim Cümle Oldu Yaa xD Evcil Hayvan : Sensinn xD Kan Durumu : Safkann Kayıt tarihi : 15/08/09
| Konu: Geri: Karanlık Lord/Lady Alımları Paz Ağus. 16, 2009 11:36 pm | |
| | |
| | | Karen Millér Hogwarts Müdire Yardımcısı
Mesaj Sayısı : 595 Yaş : 36 Nerden : .. Savaşta Hangi Taraftasın ? : .. Rp Sevgilisi : .. Asa : .. Evcil Hayvan : .. Kan Durumu : .. Özel Yetenek : Görücü Kayıt tarihi : 16/07/08
Büyücü Özellikleri Galleon: 1000
| Konu: Geri: Karanlık Lord/Lady Alımları Salı Ağus. 18, 2009 11:04 am | |
| Onaylandı. Fakat karakterinizin yaşını değiştiriniz. Rütbenize göre küçük kalacaktır. | |
| | | | Karanlık Lord/Lady Alımları | |
|
Similar topics | |
|
Similar topics | |
| |
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|