Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu
Sanal Hogwarts'a Hoşgeldiniz!
Sitemizden Yararlanmak İçin Kayıt Olmanız Gerekmektedir...
Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu
Sanal Hogwarts'a Hoşgeldiniz!
Sitemizden Yararlanmak İçin Kayıt Olmanız Gerekmektedir...
Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu


 
AnasayfaKapıLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 1. Ders

Aşağa gitmek 
+3
Rosie Anna Lestrange
Heidi Miley Cyrus
Helga Gabriella Trevilson
7 posters
YazarMesaj
Helga Gabriella Trevilson
Muggle
Muggle
Helga Gabriella Trevilson


Erkek Mesaj Sayısı : 163
Savaşta Hangi Taraftasın ? : Tarafsız
Rp Sevgilisi : Rodolphus Bilson
Asa : Sevgi Ateşi
Kan Durumu : Safkan
Özel Yetenek : Metamorfmagus
Kayıt tarihi : 04/05/08

Büyücü Özellikleri
Galleon Galleon: 1000

1. Ders Empty
MesajKonu: 1. Ders   1. Ders Icon_minitimeCuma Tem. 04, 2008 4:01 pm

Agnieszka için bir başlangıç olacaktı bugün. İlk dersini başlatacaktı. Fazla bir heyecan duyduğunu söylese yalan olurdu. Yeni başladığı işlerde o "ilk"lerin heyecanını pek hissetmezdi. Bu iyi bir şey miydi acaba? Agnieszka'nın bu konuda fikri yoktu, fazla soğukkanlı olması bazen insanların tuhaf bakışlarını üzerine çekmesine yol açabiliyordu.
Güne müthiş bir sarsıntıyla başlamıştı, bu ne demek oluyordu? Zaten bu işe de macera istediği için başvurmuştu, bastırılmış ilk gençlik heyecanları şimdi mi çıkıyordu açığa? Bu düşünceleri kafasından şık bir el hareketiyle savurarak, seralara doğru ilerledi. Göl, güneşin ışıltısıyla parıldıyordu; ama bu gece görüntüsü kadar güzel olamazdı. Agnieszka'nın yüzünden bir gülümseme geçti, yavaşça ilerlemeye devam etti. Seralarda bazı bitkiler korumaya alınmıştı, zehirli olanlardı bunlar. Agnieszka, işe teoriyle başlamanın en doğrusu olduğuna inananlardandı. Bu yüzden önce işe temel bir tanım getirmenin gerekliliğini göz önüne alarak, bilgiyle başlayacaktı. Bunda bile sıkıcı olmayacağını biliyordu.
Yavaşça ve zarif biçimde yerine doğru ilerleyerek, güzel bir başlangıçla giriş yapmak amacıyla ilk sözlerini söylemişti:
"Öncelikle hepinize merhaba demek istiyorum. İsmim Agnieszka Danuta Piechowka. Hepinizin pırıl pırıl öğrenciler olduğunuzu düşünüyorum. İnanın, öğrenci olmak çok güzel bir duygu. Nihayetinde herkes, hayatının sonuna kadar öğrencidir değil mi? Şimdi lütfen hepiniz kendinizi tanıtın."
Çok kibar bir ses tonuyla söylemişti bunları. Bu, en tatlı tavrıydı; fakat üzerine gidildiği halde birçok kişinin olamayacağı kadar sert biri de olabiliyordu. Herkesi kibarca gülümseyerek dinledi; normal zamanlarında anlayışlı biriydi. Ufak tefek yaramazlıklara göz yumacak olsa da öyle prensipleri vardı ki, hiçbir şey onu bunlardan vazgeçmeye zorlayamazdı.
"Şimdi, isterseniz temel bir tanımlama getirelim. Bitkiler, çoğu kişi bunu anlayamasa da; en az insanlar kadar hassas varlıklardır. Onlara bir kez bile zarar vermeye kalkmayın, bedelini ödersiniz. Doğa, kanunlarına uyulmadığı zaman intikamını olabilecek en acımasız biçimde alır ve bunu, hiç hesap vermeden yapar. Dahası; yapılması gereken davranışlar, her bitkiye göre değişir. Bunu, herkes önceden hesaplamak zorundadır.
Şimdi; bitkibilimin nasıl ortaya çıktığına dair bilgi ve düşüncelerinizi almak istiyorum.

dedi yavaşça. Şimdi de teoriyi pratiğe dökmek zamanıydı. Herkesi yavaşça dinledi, bazı yorumlar gerçekten hoşuna gitmişti. Dersi noktalamak için ise gülümseyerek,
"Sizden bitkilerden ne anladığınıza, bitkibilimin sihrin kullanımını nasıl etkilediğine dair bir ödev istiyorum." dedi kısaca. "10 satır yeterlidir. Daha fazla da olabilir. Görüşmek üzere." diye devam ederek herkese zarif bir bakış attıktan sonra sınıftan çıktı.


out:Ders çevrimdışıdır, bir rp yapıp çıkılacaktır. Girmeyenlerden 25 puan silinecektir. Rplere 20 üzerinden puan verilecektir. Daha fazla bilgi için not sistemine bakabilirsiniz.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Heidi Miley Cyrus
Muggle Araştırmaları Profesörü
Muggle Araştırmaları Profesörü
Heidi Miley Cyrus


Kadın Mesaj Sayısı : 2439
Kayıt tarihi : 04/05/08

Büyücü Özellikleri
Galleon Galleon: 1000

1. Ders Empty
MesajKonu: Geri: 1. Ders   1. Ders Icon_minitimePtsi Tem. 07, 2008 6:30 pm

Miley o sabah hiç olmadığı kadar erken kalkımştı.Hiç bu kadar erken kalkmamıştı.Daha hava bile açılmamıştı.Pijamalarıyla beraber göl kenarına doğru gitti.Yanına ne olur ne olmaz diye ince bir hırka aldı.Göl kenarına vardığında her taraf sessiz ve huzurluydu.Çimlerin üstüne oturdu.Daha sonra dayamayıp uzandı...Ve bu sırada uyuyakalmıştı...

Kalktığında her taraf aydınlanmıştı.Hatta öğrenciler birli ikili yürüyorlardı Göl Kenarında...Miley hemen kalktı.Birkaç kişi gözünü ona dikmiş seyrediyordu.Miley hemen koşa koşa Ravenclaw kızlar yatakhanesine gitti.Merdivenlerden geçerken bir iki kişiyi dövmek istedi.Nesi vardı ki sanki.Herkes Pijama giyerdi....

Ravencşaw kızlar yatakhanesine geldiğinde apar topar üstünü giyindi.İlk ders neydi acaba? Biçim Değiştirme? Hayır hayır o dündü... Tılsm? Yok yok o bugün son dersti....Hemen derslerini not aldığı kağıdı buldu.İlk ders Bitkibilim'di.Hemen Sera'nın yolunu tuut.Yolda geç kalmamaış olmak için dua ediyordu...

Dersliğe geldiğinde o kadar da geç kalmadığını farketti.Hemen bir köşeye çekildi ve profesörün gelmesini bekledi...Birkaç dakika sonra profesör güleryüzlü bir şekilde seraya girdi.Yerine geçtiğinde konuşmaya başladı

"Öncelikle hepinize merhaba demek istiyorum. İsmim Agnieszka Danuta Piechowka. Hepinizin pırıl pırıl öğrenciler olduğunuzu düşünüyorum. İnanın, öğrenci olmak çok güzel bir duygu. Nihayetinde herkes, hayatının sonuna kadar öğrencidir değil mi? Şimdi lütfen hepiniz kendinizi tanıtın."

dedi...Herkes sırasıyla kendini tanıttı.Birkaç kişiden sonra sıra Miley'e gelmişti sonunda.Miley ayağa kalkarak konuşmaya başladı..

"Ben Miley Cyrus.Ravenclaw 1. sınıf öğrencisiyim ve Ravenclaw sınıf başkanıyım..."

dedi.Kısa ve öz konuşmuştu.Böylesi daha iyiydi.Profesörler genelde çok konuşanları sevmezdi.Miley bu yıl içinde bunun farkına varmıştı...herkes kendini tanıttığında profesör konuşmaya başladı...

"Şimdi, isterseniz temel bir tanımlama getirelim. Bitkiler, çoğu kişi bunu anlayamasa da; en az insanlar kadar hassas varlıklardır. Onlara bir kez bile zarar vermeye kalkmayın, bedelini ödersiniz. Doğa, kanunlarına uyulmadığı zaman intikamını olabilecek en acımasız biçimde alır ve bunu, hiç hesap vermeden yapar. Dahası; yapılması gereken davranışlar, her bitkiye göre değişir. Bunu, herkes önceden hesaplamak zorundadır.
Şimdi; bitkibilimin nasıl ortaya çıktığına dair bilgi ve düşüncelerinizi almak istiyorum.


dedi.Miley hemen parmak kaldırdı.Bu sorunun asıl cevabını bilmese de aklından birşeyler söylemek istedi.Bazen işe yarıyordu çünkü...

"Bence Bitbibilim insanların ihtiyaçları ve gereksinimleri doğrultusunda çıktır.Çünkü ihtiyaç olmayan birşey üretime nasıl geçsin??"

dedi.Acaba düzgün söyleyebilmiş miydi.Kendinden biraz kuşku duydu...Birkaç kişi daha yorumlarını söyleyinde profesör konuşmaya başladı...

"Sizden bitkilerden ne anladığınıza, bitkibilimin sihrin kullanımını nasıl etkilediğine dair bir ödev istiyorum.10 satır yeterlidir. Daha fazla da olabilir. Görüşmek üzere."

dedi.Miley de eşyalarını toplayı seradan ayrıldı...


Genel olarak olayları iyi anlatmışsın ama birkaç hata var. Gereksiz cümle kullanımları dikkat çekiyor. Örneğin;
Miley o sabah hiç olmadığı kadar erken kalkımştı.Hiç bu kadar erken kalkmamıştı.
"Hiç olmadığı kadar" diyorsak 2. cümleyi kullanmaya zaten gerek yok, değil mi? Bazen de cümlelerdeki anlatım bozuklukları dikkat çekse de genel olarak iyi bir rp.
20 üzerinden 15
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




1. Ders Empty
MesajKonu: Geri: 1. Ders   1. Ders Icon_minitimePtsi Tem. 28, 2008 9:52 pm

İlk defa geç uyanmış olmasının aksiliğini taşıyordu üzerinde. Hiç kimse de onu uyandırmayı denememişti, en çok da buna bozuluyordu zaten. Hiç değilse aynı yatakhaneyi paylaşıyorlardı kızlarla birlikte. Ama Peny o kadar da meraklı görünmüyordu kız arkadaş edinmeye. Belki bundan olsa gerek, hiçbir kız da ona yaklaşmıyordu. Her ne kadar bunu pek takmasa da, uyuyakalmış biri olarak uyandırılmayı çok isterdi. En azından bina puanlarını düşünen bir kız, Pen'in derse girmemesiyle kazanacağı eksi puanları göz önünde bulundurabilirdi. Sabah sabah bunları düşünürken acele etmesi gerektiğini saate baktığında anlamıştı.

Yataktan kalkar kalkmaz bir köşeye atmış olduğu cüppesini hızla alırken ağzında mırıldandığı, bir şarkıdan birkaç dize, onun içindeki mevsimi her şekilde dışarıya vuruyordu. İlkbaharı yaşıyordu şu anda içi. Mutluluktan parlayan gözleri, ışıldayan gülümsemesi ve haksız yere söylenip durması, eski Peny'nin geri gelmiş olduğunu belirtiyordu. Belki de bu mutluluk onu iyice uykucu yapmıştı, kâbus görmeyeceğini bilerek rahat uyumak olabilirdi. Derslere de rahat giriyordu, girdiği ilk ders olan Aritmansi’de olduğu kadar huzursuz değildi artık. Yenilenme dönemi ne zaman biterdi bilinmez; ama bu derse geç kalırsa olacakları tahmin bile etmek istemiyordu.

Saçlarını tüm hızıyla tararken gözüne takılan birkaç kız öğrenci, yatakhaneye girmişti. Onların başlayıp da bitmek bilmeyen sohbetlerine kulak misafiri olmaktan çok sıkılmıştı. İşinin bir an önce bitmesini ve yatakhaneden hemen çekip gitmesini sabırsızlıkla bekliyordu. Saçları ile işi bitince rahat bir nefes aldı. Şimdi geriye kalan tek şey yatakhaneyi terk etmekti. Bunu da tüm neşesiyle birlikte yaptı. Koşar adımlarla yatakhaneden çıkarken Bitkibilim dersinin işlendiği seralara giden yola koyuldu. Umarım geç kalmamışımdır.

Bahçede çiseleyen yağmur eşliğinde uzun seraların arasında buldu kendisini. İçine çektiği toprak kokusu ile temiz hava birbirine karışmıştı neredeyse. Dersin hangi serada işlendiği hakkında bir fikri yoktu, bunu kısa bir sürede bulmayı amaçlarken birkaç tanıdık sima çarptı gözüne. Demek tüm sınıflar için ortak bir ders işleniyordu yine. Kendi açısından hiçbir sorun yoktu; çünkü neredeyse tüm arkadaşları 2. sınıftı. Gülümsemesini yüzünden eksik etmeden seraya girdi. İlk gözüne çarpan bu sefer profesör olmuştu. Merlin aşkına! Böyle güzel bir profesörler ilk defa karşılaşıyordu.

Şaşkınlığını gizlemeye çalışarak Miley'in hemen yanına geçti. Demek tek uykulu insan kendisi değildi. Masaya dayamış olduğu koluna hafifçe vurduktan sonra ona göz kırptı. Bu çocuğu görmek bile Peny'i neşelendirmeye yetiyordu. Etrafına bakınırken gözüne çarpan diğer kişi Miley'di. Şirin bir tebessümün ardından fısıldamaya benzer ses tonuyla ona“Günaydın” dedi. Serada geçireceği bu ilk derste ne işleyeceklerine dair hiçbir fikri yoktu. Peny’nin seraya olan meraklı bakışlarını ders başlayana kadar sürdürecek gibi görünüyordu.

Az sonra profesör konuşmaya başlamıştı. Bitkileri anlatırken Peny sırıtmadan edemedi. Aklına gelen küçük bir anı onu derslikten alıp götürmüştü. Parmağını ısırıp neredeys ekoparacak olan pis bir bitki. Gözlerini kırpıştırıp eski anılardan sıyrıldığında profesör konuşmaya devam ediyordu. Sıra tanışma faslına geldiğinde Pen sıkı bir of çekip ayağa kalktı.

"Penelope Rachel Roviuné. Slytherin 2. sınıf öğrencisi ayrıca bina başkanıyım. Quidditch takımında arayıcıyım..."

Kısa kestiği konuşmasından sonra profesörü tekrar dinlemeye başladı. Bazı gözüne ilişen bitkileri iyice incelerken derslikten sıyırlıyor gibiydi. En sonunda profesör çıkabileceklerini söylemişti. Pen toparlanıp derslikten ayırldı...


Orijinal cümleler dikkat çekiyor, renklendirme de güzel. Fakat ufak da olsa yazım yanlışları var.20 üzerinden 19
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Rosie Anna Lestrange
Muggle
Muggle
Rosie Anna Lestrange


Kadın Mesaj Sayısı : 68
Yaş : 29
Nerden : Londra //
Savaşta Hangi Taraftasın ? : Z.A.Y
Rp Sevgilisi : Christopher E. Beaumord
Asa : Hayali Mutluluklar
Evcil Hayvan : Kedi
Kan Durumu : Safkan
Özel Yetenek : Görücülük
Kayıt tarihi : 27/07/08

Büyücü Özellikleri
Galleon Galleon: 1000

1. Ders Empty
MesajKonu: Geri: 1. Ders   1. Ders Icon_minitimeC.tesi Ağus. 02, 2008 11:55 pm

Geçen gece geç yattığı için huysuzluğu üzerindeydi. Öten çalar saat sinirlerini geriyordu. İyiki saat yanındaydı da bir vuruşta kapatabilirdi zırlamasını. Eliyle saate vurdu ve saat aniden yere düşüp kapandı. Yatakhanede herkes uyanmıştı neredeyse. Uyanmayan bir Rosie kalmıştı. Söylene söylene yatağında doğruldu. Giyinmeye çalışanları izlemesi zevkli oluyordu onun için. Ama kendisi de bir an önce giyinmezse derse geç kalacaktı. Üstündeki yorganı ayağı ile aşağı doğru attırdı ve yatağından kalktı. Dolabına doğru ilerledi. Aynaya doğru gitti. Aynaya baktığında kendisinden korktu. Saçları çok fena dağılmıştı. Dün jöle sürdüğü için kaskatı olmuştu yatınca da. Rosie eline bir tarak aldı ve saçlarını taramaya başladı. Tarak çok acıtıyordu. Ama katlanmak zorunda hissetti kendini. Üstelik üstündeki sarkık pijama ile çok komik duruyordu. Rahat olduğu için giyiyordu, ama dalga geçmelerinden utanıyordu. Bu yüzden artık yeni aldığı kıyafetleri giysem iyi olur diye geçiriyordu içinden.

Saçlarını zor da olsa taradı. Kafası epey acımıştı. Yolmuştu arada saçlarını da, ama sonuç olarak taranmıştı. Sarkık pijamasını çıkartıp üstüne Ravenclaw cübbesini geçirdi ve makyajını yapmak için eline küçük bir ayna alıp yatağına oturdu. Önce her zamanki gibi gözüne kalem çekti. Simsiyah olan göz çevresi kendisine ayrı bir hava katıyordu. Parlatıcısını da sürdü ardından ve fondatenini. Saçına ufak pembe bir toka taktıktan sonra aldığı eşyaları ufak bir çantaya yerleştirmeye başladı. Her şeyden önemli olan asasını koydu önce çantasına, daha sonra da tüy kalemini ve birkaç parça parşömenini koydu. Çantasının hazır olduğunu düşünecekken kitabını hatırladı ve Bitki Bilim dersinin kitabını koydu. Önceden incelemişti. Ders pek hoşuna gideceğine benzemiyordu, ama nasıl olsa girmek zorundaydı.

Çantasını tek koluna taktı. Aslında yükü tek koluna aldığında omzu ağrıyordu, ama böyle daha sosyetik olduğunu düşünüyordu. Sınıf birinci katta olduğu için merdivenleri çekmek zorundaydı yine. Derslerin sabahtan olması kötü bir şeydi, çünkü Ravenclaw Ortak Salonunun yanlarına koyulan iki tane şafşatalı meşale yanmıyordu. Geceleri oldu mu bu güzelliği görerek derse girmek daha motive edici olur diye düşünüyordu. Ama gece gece de ders çekilmezdi. Daha doğrusu merdivenler çekilmezdi. Sabit durdukları anda hiç kaçırmadı merdivene doğru zıpladı. Ama eteği takılmıştı. Onu kurtarana kadar çok yorulmuştu, ama en azından deymişti. Merdivenlerden inene kadar on dakika geçmişti neredeyde. Onunla birlikte daha birçok kişi gelmişti sınıfa. Loş bir sınıftı, ama güzeldi. En azından gördüğü en iyi sınıf denilebilirdi birkaç tanesi arasından. Kendine arka sıralarda bir yer bulup oturdu ve parşömenini, tüy kalemini, Bilki Bilim kitabını çıkarttı. Profesör de gelmişti.

"Öncelikle hepinize merhaba demek istiyorum. İsmim Agnieszka Danuta Piechowka. Hepinizin pırıl pırıl öğrenciler olduğunuzu düşünüyorum. İnanın, öğrenci olmak çok güzel bir duygu. Nihayetinde herkes, hayatının sonuna kadar öğrencidir değil mi? Şimdi lütfen hepiniz kendinizi tanıtın."

Hayatında en nefret ettiği duyguydu bu. Ama Profesör ailenize kadar tanıtın demiyordu en azından. Miley ile Penelope de kısa kesmişti zaten. Rosie'nin de öyle yapmasının kimseye bir zararı olmazdı. Hatta onu takan, dinleyen bile olacağını zannetmiyordu. Bu yüzden aldırmadan sıranın kendisine gelmesini bekledi. Arka sıraya geçtiği için kendine sıra gelmesi epey uzun zaman almıştı. Ama en azından sıkıntıdan kurtulmuş oluyordu. Hayatında sevmediği bir şey yaptırıldığı zaman çok asabi oluyordu, aynı şimdiki gibi..

"Rosie Anna Lestrange.. Ravenclaw 1. sınıfım ve Quidditch Takımında kovalayıcıyım.."

dedi. Yeterli olacağını düşündü. Diğer sıraya geçtiğinde herkes kendini tanıtmaya başladı. Rosie esneyerek dinledi. Nick ve Marissa da kendini tanıtmıştı, ardından da Jennifer. Zaten Marissa hemen yanında oturduğu için onu pek dinlememişti. En yakın arkadaşını tanımayacak mıydı sonucunda. Hem bu tanışma öğrencilerin birbirini değil, öğretmenini öğrencileri tanıması içindi. Zaten anladığı kadarıyla geçen dönem burada yoktu. Çünkü ikinci sınıflarla birlikte ders işliyorlardı. Eğer ilk dönem burda olmuş olsaydı onlar kendilerini tanıtmaya gerek duymazlardı.

" Şimdi, isterseniz temel bir tanımlama getirelim. Bitkiler, çoğu kişi bunu anlayamasa da; en az insanlar kadar hassas varlıklardır. Onlara bir kez bile zarar vermeye kalkmayın, bedelini ödersiniz. Doğa, kanunlarına uyulmadığı zaman intikamını olabilecek en acımasız biçimde alır ve bunu, hiç hesap vermeden yapar. Dahası; yapılması gereken davranışlar, her bitkiye göre değişir. Bunu, herkes önceden hesaplamak zorundadır.
Şimdi; bitkibilimin nasıl ortaya çıktığına dair bilgi ve düşüncelerinizi almak istiyorum. "


Ama tek bir kişiden cevap istediği apaçık ortadaydı. Sonuçta biri bir şey söylediğinde doğru olacaktı ve herkes ona onay verecekti. Bu yüzden gerek yoktu başkalarının söylemesine. Zaten Rosie'nin de bir fikri yoktu bu konuda. Miley çoktan kalkmış bir şeyler söylemişti. Zaten Bitki Bilim'e karşı pek ilgisi yoktu. Sadece notlarını yükseltmek için giriyordu belki de bu derse. Profesör konuşmaya başlamıştı yine.

"Sizden bitkilerden ne anladığınıza, bitkibilimin sihrin kullanımını nasıl etkilediğine dair bir ödev istiyorum. 10 satır yeterlidir. Daha fazla da olabilir. Görüşmek üzere."

Rosie sıkılmaya başlamıştı. Daha ilk derslerinden ödev verirlerse öğrencileri bunaltmış olurlardı. Ama Profesör ruhu işte diye düşündü. Öğrenci ruhundan ne anlardı ki. Üstelik 10 satırlık bir ödev istiyordu. Bir gün boyunca kütüphanede kalacağını düşündü. Erken saatten gitsem iyi olur dedi kendi kendine ve Profesöre baktı. Herkese zarif bir bakış atıp sınıftan çıkmıştı. Parşömene pek bir şey yazmamıştı. Ödevi için kullanabilirdi bunu. Bu yüzden çantasına koydu. Asasını çıkartıp cebine koydu. Her şeye rağmen tedbirde olması gerekiyordu. Tüy kalemini de çantasına koyduktan sonra Marissa'yı bekledi. O da hazırlandı ve birlikte sınıftan çıktılar.


out: Marissa'nın adına yapmışım gibi algıLamayın Lütfen.. Sadece rpde yanımda bir arkadaşım oLsun diye yazdım Wink


Genel olarak pek bir hata olmasa da cümleleri daha ayrıntılı kurabilir ve italik kullanabilirsin. Böylece daha iyi bir görüntü yakalarsın. 20 üzerinden 16.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Eleanora Lizzié Millér
Muggle
Muggle
Eleanora Lizzié Millér


Kadın Mesaj Sayısı : 241
Yaş : 32
Nerden : Almanya
Savaşta Hangi Taraftasın ? : Z.A.Y
Rp Sevgilisi : ~~James Dreamx Potter~~(dadlumm benimm=))
Asa : ~Karmaşanın Düzeni~
Evcil Hayvan : şimdilik yok
Kan Durumu : Safkan
Özel Yetenek : ~Çatal ağız~
Patronus : Yok..
Kayıt tarihi : 10/07/08

Büyücü Özellikleri
Galleon Galleon: 1000

1. Ders Empty
MesajKonu: Geri: 1. Ders   1. Ders Icon_minitimePaz Ağus. 03, 2008 2:25 pm

JEnnifer o gün çok geç kalkmıştı akşam geç yattığı için tabi haliyle geç kalkması normaldi.Çünkü dün bütün gün arakdaşlarıyla birlikte eğlendi geç saatlere akdar çok geç yatmıştı.Ama bugün ders oduğunu bilmiyordu.Sabah lakatığında saat 7:30 du.Hemen yatağından fırladı.Cübebsini giyip saçını topaldıktan sonra çanatasını eline aldı.Hemen koşarak büyük salona indi Karnını fazla doyurmmaıştı geç kalmıştı dersi 8:00 de başlıcaktı.Bir kaç lokma bişey aldıktan sonra hemen dersliğe doğru koşar adımlarla ilerliyordu.Etrafındaki herkez derse yetişmek için jennifer gibi konuşuyorlardı.Bir kaç dakika sonra dersliğe ulaştı.İçeriye bir göz attığında profesör daha gelmemişti.İçinden içten bir şekilde " ohhhhhhh... " dedi.Ve sonra boş bulduğu sıralardan birine oturdu.Rosienin yanı boştu analaşılan ve yanıan oturdu.Derslik
tamammen dolduktan sonra profesör içeriye girdi. ve söze başladı:

" Öncelikle hepinize merhaba demek istiyorum. İsmim Agnieszka Danuta Piechowka. Hepinizin pırıl pırıl öğrenciler olduğunuzu düşünüyorum. İnanın, öğrenci olmak çok güzel bir duygu. Nihayetinde herkes, hayatının sonuna kadar öğrencidir değil mi? Şimdi lütfen hepiniz kendinizi tanıtın. " dedi.JEnnifer çok heycanlıydı bu edrste çünkü onun ilk dersiydi.Jennifer hemen parmagını kaldırdı ve ayağa kalktı ve kendini tanıtmaya başaldı:

" Merhaba proefsör ben Jennifer Lopez Millér Hufflepuff 1.sınıf öğrencisiyim. " dedi ve gülüsmeyek yerinme oturdu.Proefsör çok iyi birine benziyrdu bu dönem onun dersine gülümseyek girmeyi umuyordu jennifer.Diğer öğrencilerde kendilerini tanıttıktan sonra profesör tekrar söze başaldı:

" Şimdi, isterseniz temel bir tanımlama getirelim. Bitkiler, çoğu kişi bunu anlayamasa da; en az insanlar kadar hassas varlıklardır. Onlara bir kez bile zarar vermeye kalkmayın, bedelini ödersiniz. Doğa, kanunlarına uyulmadığı zaman intikamını olabilecek en acımasız biçimde alır ve bunu, hiç hesap vermeden yapar. Dahası; yapılması gereken davranışlar, her bitkiye göre değişir. Bunu, herkes önceden hesaplamak zorundadır.Şimdi; bitkibilimin nasıl ortaya çıktığına dair bilgi ve düşüncelerinizi almak istiyorum." dedi usulca.Jennifer biliyordu ama sölemedi çünkü tek bir kişiden cevab istiyordu ve miley hemen ayağa kalk tı ve çoktan sölemişti bile sorunun cevabını jennifera bişey kalmamıştı.Bu durum jenniferın hoşuna gitmmemişti ama belli etmedi.Profesör bir kaç dakika sonra öğrencilere gülümseyen yüüzyle dönerek:

" Sizden bitkilerden ne anladığınıza, bitkibilimin sihrin kullanımını nasıl etkilediğine dair bir ödev istiyorum. " dedi kısaca.Ve ardından tekrar:

" 10 satır yeterlidir. Daha fazla da olabilir. Görüşmek üzere. " diye devam ederek herkese zarif bir bakış attıktan sonra sınıftan çıktı.Jennifer da Proefsör dersten çıktıktan sonar rosienin koluan girdi ve usulca sınıfı terkedip bahçeye doğru ilerledi.


Renk uyumu iyi olsa da yazım kurallarına dikkat etmen gerekir. Ayrıca daha orijinal tasvirler yapabilirsin. 20 üzerinden 11.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://gercekhogwarts.turkforumpro.com/index.htm
James Dreamx Potter
Biçim Değiştirme Profesörü
Biçim Değiştirme Profesörü
James Dreamx Potter


Erkek Mesaj Sayısı : 613
Nerden : Londra
Savaşta Hangi Taraftasın ? : Z.A.Y.
Kan Durumu : Melez
Özel Yetenek : /Animagus/Black Fenrir (bknz. imzam)
Kayıt tarihi : 15/07/08

Büyücü Özellikleri
Galleon Galleon: 1000

1. Ders Empty
MesajKonu: Geri: 1. Ders   1. Ders Icon_minitimePtsi Ağus. 04, 2008 1:03 pm

James o gün biraz geç kalkmıştı. İlk işi doğrulup gözlerini ovuşturmak oldu. Etrafına bakmak için yaptığı ilk hamle başarısız olmuştu. Çünkü karşısında beyaz bir perde vardı. Belki de en sevmediği şey bu perdeydi. Kendine geldiğinde perdeyi aralayıp bakındı. Herkes uyuyordu. Hızla yatağından ortak salona gitti. Ortak salonda sadece bir kaç kişi vardı. Onlarda kıvılcımlar çıkartarak yanan sıcak şöminenin karşısında kitap okuyorlardı. James onları rahatsız etmek istemiyordu. Bu yüzden bir hayalet gibi portre deliğinden süzülüp dışarı çıktı.

Bahçeye varana kadar ne yapmak istediğini kendisi bile anlamamıştı. Bahçede muhteşem maviliğiyle gölü görünce yüzmek istedi ve yüzdü de. Uzun bir süre serin suyun içinde kaldı. Belki de hiç çıkmak istemiyordu. Ama hemen yemeğini yiyip kitaplara göz atmalıydı. Çünkü bugün bitkibilim dersi vardı. Hufflepuff yatakhanesine çıkıp üstünü giyinmek için muhteşem maviliğiyle göle, sarı, mavi, mor desenli kıyafetler giymiş doğaya elveda dedi.

Hızlıca yatakhaneye çıktı. Acelece ıslanmış kıyafetlerini değiştirdi, tertemiz cüppesini giydi, kravatını boynuna doladı ve sınıf başkanlığı rozetini takıp kendini tekrar dışarı attı. Ortak salonda fazla kişi kalmamıştı. Herkes yemek yemek için aşağıdaki büyük salona inmişti. James de büyük salona indi. İnerken Bitkibilim dersi
kitabını da almayı unutmadı. Hızlıca birkaç kişiye selam verip Hufflepuff masasına oturdu. Bir yandan yemek yiyor diğer yandan kitaba göz gezdiriyordu. Aynı yerleri belki defalarca okumuştu. Büyük bir kısmını da ezberine almıştı. Kızarmış tavuk ve patatesten oluşan yemeği afiyetle yedi. Ardından bir bardak su içip tatlıyı beklemeden kalktı.

Bitkibilim Dersliğine doğru yola çıktı. Dersliğe ulaştığında fazla kişi yoktu. Sınıf yavaşça doluyordu. Kısa süre sonra profesör de geldi. Yerine doğru zarifçe ilerledi. Derse giriş yapmak için söze başladı:

"Öncelikle hepinize merhaba demek istiyorum. İsmim Agnieszka Danuta Piechowka. Hepinizin pırıl pırıl öğrenciler olduğunuzu düşünüyorum. İnanın, öğrenci olmak çok güzel bir duygu. Nihayetinde herkes, hayatının sonuna kadar öğrencidir değil mi? Şimdi lütfen hepiniz kendinizi tanıtın."

Öyle kibar bir ses tonuyla söylemişti ki James'in hemen ona kanı ısınmıştı. Yavaş yavaş tüm öğrenciler kendini tanıttı. Sıra ona geldiğinde kendini:

"Ben James Dreamx Potter, Hufflepuff 1. Sınıf öğrencisi ve sınıf başkanıyım."

diye tanıttı. Tanışma faslı her zamanki gibi uzun sürmüştü. Sonunda bittiğinde profesör:

"Şimdi, isterseniz temel bir tanımlama getirelim. Bitkiler, çoğu kişi bunu anlayamasa da; en az insanlar kadar hassas varlıklardır. Onlara bir kez bile zarar vermeye kalkmayın, bedelini ödersiniz. Doğa, kanunlarına uyulmadığı zaman intikamını olabilecek en acımasız biçimde alır ve bunu, hiç hesap vermeden yapar. Dahası; yapılması gereken davranışlar, her bitkiye göre değişir. Bunu, herkes önceden hesaplamak zorundadır. Şimdi; bitkibilimin nasıl ortaya çıktığına dair bilgi ve düşüncelerinizi almak istiyorum."

dedi yavaşça. Söz isteyip yorum yapanlardan biri de James oldu. Profesör sıkılmadan herkesi bir tebessümle dinledi. Ardından dersin bittiğini anlatmak için:

"Sizden bitkilerden ne anladığınıza, bitkibilimin sihrin kullanımını nasıl etkilediğine dair bir ödev istiyorum."

dedi ve ekledi:

"10 satır yeterlidir. Daha fazla da olabilir. Görüşmek üzere."

Ardından da herkese ince bir bakış atıp sınıfı terk etti. James dersin çok kısa olmasından yakınarak bitkilerin arasından geçerek kendini göl kenarına attı.


Cümlelerinde küçük ayrıntıları yansıtman ve renk uyumun gayet iyi. Ancak sonunu biraz havada bırakmışsın gibi geldi sanki. Bu konuda daha özenli olabilirsin. 20 üzerinden 16.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Christopher E. Beaumord
Muggle
Muggle
Christopher E. Beaumord


Mesaj Sayısı : 34
Nerden : İzmir...
Savaşta Hangi Taraftasın ? : Tutmuyor.
Rp Sevgilisi : Rosie Anna Lestrange sanıyorum, hayırlısı...
Asa : -
Evcil Hayvan : Hançer adlı bir baykuşu var.
Kan Durumu : Safkan
Özel Yetenek : Görücülük.
Kayıt tarihi : 30/07/08

Büyücü Özellikleri
Galleon Galleon: 1000

1. Ders Empty
MesajKonu: Geri: 1. Ders   1. Ders Icon_minitimePtsi Ağus. 04, 2008 9:25 pm

Gözlerini açtığında, nerede olduğunu fark etmesi zaman aldı. Malikanelerindeki odasında olmayı istemiyordu zaten ama, uyanacağı yerin Slytherin erkekler yatakhanesi olduğunu düşünmüştü hep. Başının Çağlar Boyu Quidditch’in üzerinde olduğunu fark edince zihninde şimşekler çaktı. Bir küfür savurarak oturduğu sandalyede doğruldu ve artık kalabalıklaşmaya başlamış Slytherin Ortak Salonu’na şöyle bir göz gezdirdi. En çok ilgilendiği konu olan Quidditch’le ilgili bu kitabı yatmadan önce bir kez daha okumak istemişti. Zaten Çağlar Boyu Quidditch, gözlerini yorma zahmetine katlanabildiği tek kitaptı onun. Takım seçmelerine katılmıştı ve girmeyi başarmıştı sonuçta, bunun yarattığı heyecanı da kitabı okuyarak bastırmayı düşünmüştü. [Bir de Quidditch çalışmaları ders saatine denk gelirse tadından yenmezdi ona göre.] Büyük ihtimalle de heyecan bastırma işini fazla abartmıştı, yoksa yumuşacık yatağı yerine oturmak için uygun olsa bile uyumak için yanlış bir tercih olan sandalyede güne merhaba demesini açıklayamazdı. Kitapların ona göre olmadığını bu şekilde kanıtlamıştı belki de. Bütün gece yastık niyetine kullandığı kitabın cildinin bozulmasını önemsemeyerek, her tarafının ağrımasına da aldırmamaya çalışarak aceleyle sandalyeden kalktı. Üzerinde pijama olmasa da cüppesini de giymemişti henüz. Giyinmiş kalabalığın aksine yatakhaneye doğru koşmaya başladı. Koşmak kesinlikle sevmediği şeylerden biriydi, bir de yapmayı hiç istemediği bir şey için, derslere girmek için acele etmek de aynı derecede beterdi. İçinden homurdanırken, yatağının yanına gelmişti. Aceleyle sandığını açarak giyinmeye başladı. Onbeş dakika kadar sonra normalde saatler süren bu uğraş bitmişti. Boy aynasının yanından geçerken acele giyinmiş olmasına rağmen çok hoş göründüğüne kanaat getirdi. Yansımasına göz kırptıktan sonra çantasını kaparak dersliğe gitmeye başladı. Eğer kahvaltı yapmaya çalkışırsa derse gecikeceğini biliyordu. Açlığı yüzünden mırıltı halinde bir küfür daha savururken, tam o anda yanından geçen bir üst sınıfın bunu duyması ve ona ters ters bakması üzerine özür niteliğinde bir şeyler geveledi ve alçaktan uçuşuna kaldığı yerden devam etti. Normalde özür dilemek gibi bir alışkanlığı yoktu ancak bir son sınıf söz konusuysa, özür dilemediği takdirde başına pek hoş olaylar gelmeyeceğinin ayırdındaydı. Bir süre sonra bitkibilim sınıfının kapısının önünde duruyordu. Saatine bakınca anladı ki dersin başlamasına da bir süre daha vardı, en erken gelenlerdendi. Bir süre ikircikli bir şekilde bekledi kapıda. Eğer koşarak geri dönerse bir iki lokma yiyip yiyemeyeceğini düşünüyordu. Ancak yiyeceklerden önce, o kadar yolu geri koşmayı gözünün yemesi gerekiyordu ki ne şaşırtıcıdır(!), böyle bir şey olmadı. Birkaç kişi daha gelince sınıfa girdi. İsterse ön sıralara oturabilecek olsa da bitkibilim en sevdiği derslerden biri olmadığı için arkalardan bir sırayı tercih etti. Pek ilgilenmemesine rağmen iyi bir izlenim bırakması gerektiğini düşünerek sırt çantasından buruşmuş bir parşomen, tüy kalem, kitap ve benzer ıvır zıvırları çıkarttı. Ders başlayana kadarki zamanı da parşomeni düzeltmeye çalışarak geçirdi. Profesör konuşmaya başladığındaysa hışırdadığını düşünerek kağıtla uğraşmayı bıraktı.

"Öncelikle hepinize merhaba demek istiyorum. İsmim Agnieszka Danuta Piechowka. Hepinizin pırıl pırıl öğrenciler olduğunuzu düşünüyorum. İnanın, öğrenci olmak çok güzel bir duygu. Nihayetinde herkes, hayatının sonuna kadar öğrencidir değil mi? Şimdi lütfen hepiniz kendinizi tanıtın.”

Birçok kişinin bundan hoşlanmadığını biliyordu Chip, ama kendisinden bahsetmeye her zaman bayılmıştı. Ancak eğer kendisinden uzun uzun bahsederse profesörüün ona bayılacağına ya da şak diye düşüp bayılmayacağına dair şüpheleri vardı. Bir başka konu da profesörlerinin ikinci isminin ona fena halde “donut”u çağrıştırmasıydı, normalde böyle bir alaka kurmazdı ama kahvaltı yapmamıştı sonuçta. Ancak hayat boyu öğrenciliği duyunca açlığını unutuvermişti birden. *Ben bu lanet şeyin sadece yedi yıl süreceğini sanıyordum!* diye düşündü mutsuz mutsuz. Ancak buna kafasını takmış çok fazla kişinin olmadığını sırayla kalkıp kendilerini tanıtmaya başladıklarında anladı. Sıra sonlara doğru arkalarda oturan Chip’e gelince, gümüşlü yeşilli kravatını çekiştirerek ayağa kalktı. Hiçbir heyecan belirtisi göstermeyen bir sesle konuşmaya başladı. “Christopher Edgar Beaumord, ancak çoğunluk Chip der. Slytherin 1. sınıf öğrencisiyim. Binamın Quidditch takımında kovalayıcıyım.” Aslında biraz daha uzatmak istiyordu ama, herkes kısa kısa tanıtınca onlara uyması gerektiğini düşünmüştü. Profesörün yüzündeki gülümsemeye, oturmadan önce benzer bir gülümsemeyle karşılık verdi ve yerine oturdu tekrar. Birkaç kişi daha konuştuktan sonra, özellikle sarı saçlarının arasına pembe balyalar atılmış Ravenclaw’lu bir kız çekmişti dikkatini, profesörleri tekrar konuşmaya başladı. Aslında pek bayıldığı bir derste olmasa da dikkatini anlatılanlara vermeye çalıştı.

"Şimdi, isterseniz temel bir tanımlama getirelim. Bitkiler, çoğu kişi bunu anlayamasa da; en az insanlar kadar hassas varlıklardır. Onlara bir kez bile zarar vermeye kalkmayın, bedelini ödersiniz. Doğa, kanunlarına uyulmadığı zaman intikamını olabilecek en acımasız biçimde alır ve bunu, hiç hesap vermeden yapar. Dahası; yapılması gereken davranışlar, her bitkiye göre değişir. Bunu, herkes önceden hesaplamak zorundadır. Şimdi; bitkibilimin nasıl ortaya çıktığına dair bilgi ve düşüncelerinizi almak istiyorum."

Bu soruya cevap vermek için kalkan ilk elin Ravenclaw’lu bir başka kıza ait olması hiç şaşırtmadı onu. Bu konuda birkaç şey düşünse de söylemek için el kaldırmak, ardından ayağa kalkmak ve konuşmak için ciğerlerini yormak çok zor geldi ona. Sırasında geriye yaslanarak sandalyede uyuduğu için tutulmuş belinin kendisini biraz daha iyi hissetmesini sağlamaya çalıştı. Dinlediği fikirlerin bir kısmına kesinlikle katılıyordu ama, neredetse itiraz etmek için el kaldıracağı birkaç şey de duymuştu. Profesör de yorum yapmadan, yüzünde sakin bir gülümsemeyle konuşanları dinliyordu. Bu sakin ifadenin konuşan birisi için ne kadar sinir bozucu olabileceğini fark ederek sırıttı. O konuşurken karşısındakinin yüz ifadesinin değişmesini isterdi, söylenenin doğru mu yanlış mu olduğuna dair bir işaret görmeyi beklerdi karşısındakinin yüzünde. Ama konuşan o olmadığına göre, profesör konuşanların önünde lambada bile yapsa umrunda olmazdı. Fazla yaslandığını ve bunun sırtına iyi gelmediğini fark etti. Kısık sesle homurdanarak sırtını ovuşturdu. Birçok fikir sınıfça dinlendikten sonra artık el kaldıran hiç kimse kalmayonca, Profesör Piechowka –acaba nereli, diye düşündü Chip- ödevlerini açıkladı. On satırdan bir kelime daha fazla yazmayacağını gayet iyi biliyordu. Ödevini, ders başlamadan düzeltmekle uğraştığı parşömene not etti. Not ettiği tek şeyin ödev olmasının iyi bir şey olduğunu düşünürken kağıdı, kalemkleri, okkayı kitabı ve diğerlerini tekrar çantasına tıktı. Çantayı omuzladıktan sonta, ilk derste ödev vermenin hiç de “kafa” bir davranış olmadığına karar vererek çıktı sınıftan.


İstediğim tam da böyle bir rp'ydi. Orijinal cümlelerle ilginç çağrışımlar bir araya gelince böyle bir bileşimin ortaya çıkması gayet doğal. 20 üzerinden 20.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




1. Ders Empty
MesajKonu: Geri: 1. Ders   1. Ders Icon_minitimeÇarş. Ağus. 06, 2008 11:14 am

Joy Yaratıkların Bakımı dersinden çıkar çıkmaz Bitkibilim Seralarının yolunu tutmuştu.Bu dersler canını sıkmaya başlıyordu.Aritmansi , Sihir Tarihi ve Bitkibilim'i hiç sevmiyordu.Joy'un amacı seherbaz olmaktı. Seherbaz olmak içinde böyle saçma derslere hiç gerek yoktu.Joy bütün yol boyunca başındaki ağrıyı düşündü.Kesinlikle Sihir Tarihi dersinde olmuştu bu çünkü hoca o kadar konuşmuştu ki insan neredeyse uyuyacaktı.

Joy bu düşüncelerle BitkiBilim Seralarına varmıştı. 1.sınıfların serasına girdiğinde etrafta pek öğrenci olmadığını gördü.İçeri girdiğinde Prof. içerideydi.Herkesin röntgenini çekiyordu gözleriyle.Joy Prof'a bakıp gülümsedi.Bu işlemi yaparken sıra yolunun yarısını yarılamıştı. Daha 2 saniye geçmeden sırasına oturup profesörün konuşmasını bekledi.
İstediğide çok geçmeden oldu."Öncelikle hepinize merhaba demek istiyorum. İsmim Agnieszka Danuta Piechowka. Hepinizin pırıl pırıl öğrenciler olduğunuzu düşünüyorum. İnanın, öğrenci olmak çok güzel bir duygu. Nihayetinde herkes, hayatının sonuna kadar öğrencidir değil mi? Şimdi lütfen hepiniz kendinizi tanıtın.”

Joy profesörün öğrencilik iyi düşüncesine pek sıcak bakmadı.Öğrenciliğin nersi iyi diye düşündü.Ödevler bitmek bilmeyen dersler.Tek iyi yanı istemeyeceğin kadar arkadaşın oluyordu o kadar. Joy bunları düşünürken sıranın ona geldiğini fark edip ayağıya fırladı.''Ben Joy Grêgory 1. Sınıf Gryfinndor öğrencisiyim.Unutmadan birde Gryfinndor Kovalayacısıym.'' dedi gülümseyerek.Prof'un ona gülümsediğini görünce sevinip aynını yaptı.

Herkes kendini tanıtınca güler yüzlü Prof. kibar sesiyle tekrar konuştu."Şimdi, isterseniz temel bir tanımlama getirelim. Bitkiler, çoğu kişi bunu anlayamasa da; en az insanlar kadar hassas varlıklardır. Onlara bir kez bile zarar vermeye kalkmayın, bedelini ödersiniz. Doğa, kanunlarına uyulmadığı zaman intikamını olabilecek en acımasız biçimde alır ve bunu, hiç hesap vermeden yapar. Dahası; yapılması gereken davranışlar, her bitkiye göre değişir. Bunu, herkes önceden hesaplamak zorundadır. Şimdi; bitkibilimin nasıl ortaya çıktığına dair bilgi ve düşüncelerinizi almak istiyorum." Joy bu saçma şeylere kafayı yormaya hiç mi hiç niyetli değildi.Kafasını sıraya tak diye koydu.Canı yanmamıştı ama sıradan '' Tak '' diye ses geldi.Joy kendi kendine gülümseyip konuştu.

''Hermione bana boşu boşuna kalın kafalı demiyor . '' Kendi yaptığı espriye yüksek sesle gülmek istiyordu.Ama ona dönen şaşkın gözlerin olmasını istemiyordu.Bunu boş verip Prof'u dinlemeye devam etti.
" 10 satır yeterlidir. Daha fazla da olabilir. Görüşmek üzere. " Joy kafasını sıraya tekrar vurdu.Bu seferki ses bir kaç kişinin ona bakmasına neden oldu.Joy hiç aldırmadan konuştu.''Görüşmemek üzere ! Ödevmiş '' Peh '' dedi omuz silkerek.

Dertli dertli Ortak Salon'un yolunu tuttu.Elinde olsa Prof'a bir el hareketi bile yapabilirdi.Çoğu hoca ödev vermezken daha ilk dersten ödev olamaz diye düşünürken yolun yarısını bitirmişti.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Hayden P. Millér
Muggle
Muggle
Hayden P. Millér


Kadın Mesaj Sayısı : 106
Yaş : 30
Nerden : Londra
Savaşta Hangi Taraftasın ? : Zümrüdüanka Yoldaşlığı
Rp Sevgilisi : ~ Zac M. Efron ~
Asa : ~ Asil Davranışlar ~
Evcil Hayvan : Tavşanım - Daisy
Kan Durumu : Safkan
Kayıt tarihi : 16/07/08

Büyücü Özellikleri
Galleon Galleon: 1005

1. Ders Empty
MesajKonu: Geri: 1. Ders   1. Ders Icon_minitimeÇarş. Ağus. 06, 2008 6:14 pm

Hayden o sabah hiç olmadığı kadar erken kalkmıştı. Çünkü akşam uykusuna hakim olamamış ve çok erken yatmıştı. Kalktığında saate baktı ve "Herhalde ilk defa bu kadar erken kalkıyorum" diye sızlandı. Ama Hayden'ın çoktan uykusu kaçmıştı. Saat ne kadar erken olursa olsun kalkmıştı. Bu onun ilkleri arasında olabilecek bir durumdu. Kalktı ve sesli bir şekilde "Ee şimdi napacağım?" diye söylendi. En iyisinin sıcacık bir banyo yapmak olduğunu düşündü. Hemen banyonun yolunu tuttu. Sıcacık suyu açtı ve içine girdi. Bu onun en sevdiği şeydi. Sıcacık su içinde keyif yapmak. Nasılsa vakti de vardı. Bu yüzden çok hızlı davranmasına gerek yoktu.

Banyosu bittikten sonra üstünü giydi ve saçlarını kurulayarak taradı. Her zaman masasında duran çizelgesine baktı. İlk gireceği ders Bitkibilim dersiydi. Bitkileri gerçekten çok seviyordu. Aynı annesi gibiydi. Annesi de bitkileri çok severdi. Bu yüzden de ailesiyle kaldığı evinde her taraf bitkiler, çiçeklerle doluydu. Ama olağandışı bitkilere ne tepki vereceğini bilemiyordu.. Bunları düşündükten sonra gerekli kitaplarını ayarladı ve dersin yolunu tuttu.

Derse geldiğinde elbette ki geç kalmamıştı. Diğer öğrencilerin olduğu yöne doğru ilerledi. Sonra da Profesörü dinlemeye başladı.

"Öncelikle hepinize merhaba demek istiyorum. İsmim Agnieszka Danuta Piechowka. Hepinizin pırıl pırıl öğrenciler olduğunuzu düşünüyorum. İnanın, öğrenci olmak çok güzel bir duygu. Nihayetinde herkes, hayatının sonuna kadar öğrencidir değil mi? Şimdi lütfen hepiniz kendinizi tanıtın." demişti Profesör. Gayette kibar bir şekilde söylemişti bunları. Hayden da kibar, zarif insanları çok severdi. Bu yüzden bu Profesörü çok sevmeye başlamıştı. Fakat Profesörün söylediği şeyi pek sevmemişti. Çünkü öğrenciliği pek sevmezdi. Ama yapmak zorundaydı. Hem hayatı boyunca herkesin bir öğrenci olacağı sözü de doğruydu..

Sonra da öğrenciler kendilerini tanıştırmaya başladı. Öğrenciler kendilerini tanıtırken Profesör de onları dinliyor ve gülümsüyordu. profesörün gülümsemesi Hayden'ın daha çok hoşuna gitmişti. Sıra Hayden'a gelince :

"Ben Hayden. 1. sınıf Ravenclaw öğrencisiyim.." dedi. O da Profesöre karşı gülümsüyordu.

Herkes kendisini tanıttıktan sonra Prrofesör sözlerine devam etti.

"Şimdi, isterseniz temel bir tanımlama getirelim. Bitkiler, çoğu kişi bunu anlayamasa da; en az insanlar kadar hassas varlıklardır. Onlara bir kez bile zarar vermeye kalkmayın, bedelini ödersiniz. Doğa, kanunlarına uyulmadığı zaman intikamını olabilecek en acımasız biçimde alır ve bunu, hiç hesap vermeden yapar. Dahası; yapılması gereken davranışlar, her bitkiye göre değişir. Bunu, herkes önceden hesaplamak zorundadır.
Şimdi; bitkibilimin nasıl ortaya çıktığına dair bilgi ve düşüncelerinizi almak istiyorum."
dedi. Hayden Profesörü büyük bir dikkatle dinliyordu. Profesörün sözlerinden sonra herkes kendi yorumunu yapmaya başlamıştı.

Bu yorumlardan sonra "Sizden bitkilerden ne anladığınıza, bitkibilimin sihrin kullanımını nasıl etkilediğine dair bir ödev istiyorum. 10 satır yeterlidir. Daha fazla da olabilir. Görüşmek üzere." diyerek ders sonlandırmış ve sonra da tüm sınıfa bir bakış atmıştı. Bu bakış ardından Hayden'a Profesöre gülümseyerek karşılık vermişti. Ardından Profesör eşyalarını toplayarak sınıfı terketti. Profesör sınıftan çıktıktan sonra Hayden da eşyalarını toparlayarak Profesörün arkasından sınıftan çıktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
1. Ders
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» 2. Ders
» 1. Ders

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu :: Çöplük-
Buraya geçin: